İZMİR – KESK İzmir Şubeler Platformu, Osmangazi Üniversitesi’nde yaşananların KHK’lerle kamu çalışanlarına dönük ihraç uygulamalarının bir sonucu olduğuna dikkat çekerek, “Üniversiteler, bilim yerine gericiliği ve şiddeti üretir hale geldi” diye belirtti.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu, Bornova ilçesinde bulunan Küçükpark Meydanında Olağanüstü Hal (OHAL) ve Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) ihraç edilen kamu emekçilerinin durumuna dikkat çekmek amacıyla bir araya geldi. Çok sayıda kamu çalışanının katıldığı eylemde, “Herkes için adalet, ihraçlar geri alınsın” pankartı açılırken, “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek” ve “AKP elini eğitimden çek” sloganları atıldı. Kitle adına açıklamayı KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hasan Ali Kılıç yaptı.
‘ÜNİVERSİTELER BİLİM YERİNE İHBARCILIK ÜRETİYOR’
Basın, düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik baskılara son verilmesini isteyen Kılıç, iktidarın farklı düşünen kesimlere yaşam hakkı tanımadığını vurguladı. Üniversiteler bilim yerine ihbarcılık, gericilik ve şiddetin üretilir hale geldiğini dile getiren Kılıç, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde yaşananlar için, “Bir yandan akademi hedef edilerek akademisyenler ihraç edildi, bilim çalışmaları engellendi, ‘Benden olmayan okuyamaz’ denilerek Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri tutuklandı. Öbür taraftan Osmangazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi araştırma görevlisi Volkan Bayar, birlikte çalıştığı toplamda 103 kişiyi ihbar ederek tutuklanmasını, ihraç edilmesini ya da soruşturma geçirmesini sağladı. Son olarak da beraber çalıştığı 4 kişiyi katletti. Yaşanan bu olayların sorumluları AKP iktidarıdır. Bu hukuksuzluğu asla kabul etmiyoruz” dedi.
‘GAZETELERİ İŞLEVSİZ KILMA ÇABASI DEVAM EDİYOR’
Gerçeklerin ortaya çıkmasında büyük rol oynayan basın yayın organlarına ve basın özgürlüğüne yönelik iktidarın tahammülsüzlüğüne de dikkat çeken Kılıç, Özgürlükçü Demokrasi Gazetesi’ne ve Gün Matbaacılık’a kayyum atandığını hatırlattı. Kılıç, şunları dile getirdi: “Kayyum atanarak gazetenin işlevsiz kılınma çabası baskı, sindirme ve gözdağı politikalarıyla devam etmektedir. ‘Ağaç kökünü yesinler’ dediğiniz, biat edeceğini düşündüğünüz biz kamu emekçileri onurumuzla dimdik ayaktayız. Dayanışmayla, mücadeleyle direnişle, hakikat ve adalet arayışımızı sürdürmekte kararlıyız. Bu faşizan uygulamalarınıza alışmayacağız, yarattığınız bu baskı ve korku politikalarınıza teslim olmayacağız. Korktukları için basını satın alarak gerçekleri tersyüz edenler, işimize, aşımıza ve geleceğimize sahip çıkma mücadelemizi durduramayacaktır.”
